top of page

Etkili Bir Kolaylaştırıcının 7 Temel Özelliği

İster bir atölye çalışması, toplantı veya eğitim yönetiyor olun, anlamlı sonuçlar elde etmek ile hedefi kaçırmak arasındaki farkı yaratan şey yapılan kolaylaştıcılığın kalitesi olabilir mi?



Kolaylaştırıcılık, merak, iletişim ve stratejinin bir karışımını gerektiren hem bir sanat hem de bir beceri. bilir. Kolaylaştırıcılıkta önemli olan birçok özellik vardır. Benim için en önemli olanlar ise yargısız bir tutum ve paylaşma hevesine dayanır. Kendi deneyimlerimden yola çıkarak, her yetenekli kolaylaştırıcının sahip olması gereken en önemli 7 özelliği açıklıyorum:


1.      Aktif Dinleme

 

Etkili kolaylaştırıcılığın temeli, başkalarını gerçekten dinleyebilme yeteneğidir. Aktif dinleme, sadece sözcükleri duymakla kalmaz, aynı zamanda altında yatan duyguları ve bakış açılarını da anlamayı içerir.

 

Çoğu zaman otomatik pilotta oluruz ve dinliyormuş gibi yaparken duyduklarımıza nasıl yanıt vereceğimizi düşünürüz. Aktif dinleme, kolaylaştırıcının o ana odaklanmasını ve katılımcılara karşı daha duyarlı olmasını sağlar. Bu özellik, tüm katılımcıların dinlendiğini ve fikirlerinin değerli olduğunu hissetmelerini sağlarken, kolaylaştırıcının da katılımcılar tarafından nasıl algılandığını anlamasına ve buna göre hareket etmesine olanak tanır.

 

2.      Merak


Meraktan beslenen tarafsız bir tavırdan bahsediyorum. Bir kolaylaştırıcının rolü, süreci yönlendirmek, kişisel önyargılarla sonucu etkilemek değildir. Tarafsız ve açık fikirli kalmak, farklı görüşleri yönetmeye ve karar alma sürecinin adil ve dengeli olmasını sağlamaya yardımcı olur.

 

İnsanlar ancak gerçekten hoş karşılandıklarını hissettiklerinde paylaşımda bulunurlar. Eğer kolaylaştırıcının herhangi bir konuda güçlü ve didaktik bir yaklaşımı varsa, bu eninde sonunda katılımcıları uzaklaştırır. Bunun tersi de geçerlidir. Bazen kolaylaştırıcıların önyargıları atölyede bozulabilir. Eğer önyargılarına sıkı sıkıya bağlı kalırlarsa, çok geçmeden noktayı kaçıracaklardır. Bu nedenle, farklı gruplar için aynı atölye çalışmasının nasıl olacağını merak etmek de kolaylaştırmayı bu kadar ilginç ve eğlenceli kılan şeydir.

 

3.       İletişim Becerileri


İletişim, sadece konuşmaktan ibaret değildir; katılımcılarla, kendilerini dinlenmiş ve anlaşılmış hissettikleri bir düzeyde bağ kurmak demektir. İyi bir kolaylaştırıcı, iletişimi güven inşa etmek, beklentileri netleştirmek ve oturumun akışını yönetmek için kullanır. Doğru soruları sorarak düşünceyi tetiklemeli, tartışmaları verimli bir şekilde yönlendirirken, konuşmayı domine etmemelidir.

 

Kendi deneyimlerimden yola çıkarak, katılımcılar, yargılanmayacaklarını, katkılarıyla hoş karşılanacaklarını hissettiklerinde görüşlerini ifade etmeye daha istekli olurlar. Ayrıca, net ve etkili bir iletişim, farklı geçmişlere sahip katılımcılara ulaşabilir ve yalnızca belirli profillerle sınırlı kalmaz. Farklı profil geçmişlerine sahip gruplara oturumlar kolaylaştırmayı seviyorum; sadece dil ve kültürel farklılıklar açısından değil, aynı zamanda bir kuruluşun farklı fonksiyonlarından gelen insanlarla da. Akıllıca kolaylaştırıldığında, bu oturumlar, kuruluşun kimliğine katkıda bulunan çok zengin perspektiflerin birleşmesine yol açabilir.

 

4.      Özgüven/ Araştırma


Kolaylaştırıcılar, özgüven sergilemeli ve olumlu bir tutum sürdürmelidir. Bu, özellikle zor tartışmalarda veya grup bir çıkmaza girdiğinde güven inşa etmeye ve katılımcıları motive etmeye yardımcı olur. Bu özgüvene sahip olmak için bir kolaylaştırıcının konuyu en ince ayrıntısına kadar bilmesi ve atölye çalışmasında karşılaşabilecekleri olası soruları ve zorlukları önceden düşünmesi önemlidir. Bu, stratejik düşünme kısmı.

 

Ancak benim için özgüven aynı zamanda dürüstlük ve bütünlükle de ilişkili: Katılımcılar tarafından sorulan zor sorulara "Bilmiyorum" diyebilmek, otoriteyi korumaya çalışmak ve bir yanıt vermek zorunda hissetmek yerine. Bazen, ne kadar iyi bir araştırmacı olursanız olun veya konuya hakim olsanız da cevabı bilmiyorsunuzdur. Bana göre bunu söyleyebilmek ve katılımcılardan destek istemek, gerçekten özgüven sahibi ve grup dinamiğine inanan bir kolaylaştırıcının yapabileceği bir şeydir.

 

5.      Esneklik


Aynı eğitimi defalarca verseniz bile, hiçbir grup birbirine benzemez. Bu işin keyfi de burada bence. Yetişkin öğrenme yöntemleri etkileşimlidir ve katılımcılar değiştikçe etkileşim de değişir. Bu nedenle, bir kolaylaştırıcının tarzını ve yaklaşımını her grubun benzersiz ihtiyaçlarına ve dinamiklerine göre uyarlayabilmesi gerekir. Esnek ve duyarlı olmak, kolaylaştırıcılığın etkinliğini artırır. Bazen bir aktivitenin sırasını değiştirmek gerekebilir, bazen de bazı tartışmaları uzatıp diğerlerini kısa kesmek gerekebilir. Grubun nabzını tutabilen bir esneklik, eğitimin kalitesini artırır.

 

6.      Kültürel Duyarlılık


Bugünün küreselleşmiş dünyasında kültürel duyarlılık her zamankinden daha önemli. Farklı bakış açılarına ve kültürel nüanslara saygı göstermek ve bunları anlamak, tüm katılımcıların değerli ve anlaşıldığını hissetmelerini sağlar, gerçekten kapsayıcı bir ortam yaratır.

 

Bu anlamda şanslı olduğumu düşünüyorum. Farklı kültürlerden, ülkelerden katılımcılarla çalışıyorum ve atölyelerde kültürel kodları beraber tartışıyor olmak ya da hazırlık aşamasında bunlara ayrıca dikkat ediyor olmak kolaylaştırıcı olarak benim perspektifimi de genişletiyor ve zenginleştiriyor. Örneğin, tercümanlar için verdiğim bir eğitimde en sevilen aktivitelerden biri farklı dillerdeki deyimleri çevirebilmek. Böyle etkinlikler bana, zannettiğimiz şeylerin nasıl kültürel değerlerle şekillendiğini hatırlatıyor. Kültürel farklılıkları kolaylaştırıcılığın her adımında aklımda tutmak, ufkumu açık tutmak açısından çok işime yarıyor.

 

7.      Mizah


Mizah, kolaylaştırıcılıkta sıklıkla göz ardı edilen güçlü bir araçtır. Mizah, insanları birbirine bağlayarak, katılımcılar arasında bir yakınlık hissi oluşturur ve katılım önündeki engelleri azaltır. Buzları eritmek, atmosferi yumuşatmak ve öğrenmeyi daha keyifli ve unutulmaz kılmak için kullanılır.

 

Atölyelerde meme kullanmaktan tutun da insan evladının çelişkileri üzerinden mizahı işlemek olmazsa olmazlarım, çünkü katılımcılar yerinde ve ayarında mizahı takdir edecektir. Ayarında ve yerinde derken, saygı ve kültürel farklılıklar kapsamında olmasından bahsediyorum.

 

Ayrıca, insanın kendiyle dalga geçebilmesi zaten sağlıklı bir egonun göstergesidir. Mizahla rahatlayan ortamda öğrenmenin kalıcılığı da güçlenir. Katılımcılar en zor konularda bile rahatça konuşabileceklerini hisseder. Basitçe, keyif alarak öğreniyor oluruz.

 


Etkili bir kolaylaştırıcı olmak, sadece bir atölye çalışmasını veya toplantıyı yönlendirmekle ilgili değildir; katılımcıları güçlendirmek ve her birinin anlamlı bir şekilde katkıda bulunabileceği bir ortamı teşvik etmekle ilgili. Bu nitelikleri geliştirerek, kolaylaştırıcılar yalnızca verimli değil, aynı zamanda tüm katılımcılar için zenginleştirici olan tartışmaları yönetme yeteneklerini artırabilirler.


Peki siz bu yukarıda yazdıklarıma neler eklerdiniz? Planlama? Grup yönetimi?


Lütfen yorumlarda paylaşın.

1 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page